Sıradan bir günde sıra dışı bir öğle arası deneyimi için siz de Joint Idea Kanyon'daki yerinizi ayırtın.
Sıradan bir öğle arası aslında gününüzü tamamen değiştirebilir..
- Bir yer olsa kimse beni duymasa, bende doya doya aklımdan geçenleri bir nefeste söylesem. 2 dk. sadece.
- Ayaklarımı yere vurarak bir tepinsem de rahatlasam
- Okkalı bir kahkaha atmak geliyor içimden..
- Öğlen arasında kimsenin beni izlemediğini bildiğim bir yerde bir 5 dk. dans edip kurtlarımı bir döksem.
Tüm bunlar ne kadar tanıdık değil mi ?
Rutin çalışma hayatımızda gün içerisinde bize doğal hatta önemsiz gelen bir çok stres çeşidi ile baş etmek zorunda kalıyoruz.. Sistemimiz de tüm bunların üstesinden gelebilmek için çeşitli fizyolojik reaksiyonlar ve savunma mekanizmaları geliştiriyor.. Nefesimizi tutmak, dişlerimizi sıkmak, kaslarımızın gerilmesi.. Bazı tik’ler gibi... Bunların hemen hepsini farkında olmadan yapıyoruz ve çoğu zaman da pasif agresif davranış biçimi olarak kontrolümüz dışında dışarıya yansıtıyoruz.
Ancak tüm bu toksik yükler zamanla bedenimizin farklı yerlerinde birikip bize çeşitli uyarılar vermeye başlıyor.
Kronik baş ağrısı.. İsteksizlik.. Tahammülsüzlük.. Yorgunluk.. Uyku bozuklukları, Aksiyete, Bağımlılıklar.. Mide problemleri vb...
Ve bu kronik rahatsızlıklar biz farkedene yada limitlerimizi gerçekten zorlayana kadar peşimizi bırakmıyor.
Tıpkı ara ara çekmecemizi boşalttığımız, çantamızı silkeleyip temizlediğimiz gibi, zihnimizi ve bedenimizi de tazelememiz gerekir. Bunun içinde sıradan bir öğle arası basit, efektif ve eğlenceli bir deneyim için fazlasıyla yeterli..
Bedenimizde ve zihnimizde biriken stresi rahatlatıp meditatif bir alan yaratabildiğimiz zaman gerçek kapasitemiz ve kalitelerimiz ile yeniden buluşuruz.. Yaratıcılığımızı yeniden keşfederiz.
Sıradan bir günde sıra dışı bir öğle arası deneyimi için bedenimizde ve zihnimizde biriken stresi rahatlatıp meditatif bir alan yaratabilmenin püf noktaları için Eylem Çeliker ile buluşuyoruz.