rana KİMDİR?
Aromaterapist, Laborant & Veteriner Tekniker Rana Babaç Çelebi, 1984 yılında İstanbul'da doğmuş Amerikan Robert Kolej'i bitirdikten sonra lisans eğitimini Sabancı Üniversitesi ve Amsterdam Vrije Universiteit'ta çift anadal yaparak tamamlamış, Kraliyet bursu ile gittiği İsveç'te Master of Science derecesi almıştır.
1999'dan beri Asos Tavaklı İskelesi'nde bulunan tıbbi ve aromatik bitkiler bahçesinde yetiştirdiği çeşitli tıbbi ve aromatik bitkilerden maserat ve hidrolatlar üreten Rana, son dört senedir Medipol Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayten Altıntaş ile birlikte gittiği Isparta'da, geleneksel usulde gül suyu üretimi öğrenmekte ve yapmaktadır.
2017 senesinde Türkiye'nin ilk online tıbbi ve aromatik bitkiler kütüphanesi CerciYusuf.org'u kuran Rana, aynı zamanda 2018 itibariyle eşiyle birlikte KazDağları’nda bulunan 140 dekar arazilerinde endüstriyel ölçekte tıbbi ve aromatik bitkiler üretimine başlamıştır. Aromaterapi Derneği, NAHA, Robert Kolej Mezunlar Derneği, WWF ve Buğday Derneği üyesi olan Rana, mümkün olduğu kadar at binmeyi ve egzotik ülkelerde doğa/macera seyahatlerine çıkmayı sever. Rana Babaç Çelebi halihazırda Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Tıp Tarihi doktorasına devam etmekte, güzel kokunun sağlıkta kullanımı ile ilgili iki TÜBİTAK projesinde araştırma görevlisi olarak çalışmaktadır.
rana’nın Life Works Labs Seanslari
daha fazla bilgi için aşağıdaki oturumları tıklayın
Herkese merhaba,
Ben, rengarenk insanları ve ufuk açan projeleri ile hayata değer katan Love Mafia ailesinden Rana. Aromaterapist, veteriner tekniker ve tıp tarihçisiyim. Birçok şeyin cevabının doğada gizli olduğunu biliyorum çünkü bunu anlayan ve anlamlandıran bir aileden geliyorum. Annemin dedesi Anadolu halk tıbbının tarihe geçmiş isimlerinden Çeçi Yusuf, babam ise kendi ailesinden gelen birikimi ile yaşayan bir etno-botanik referans kaynağı.
Dolayısıyla ben de kendimi bildim bileli tıbbi aromatik bitkilerle iç içe bir hayat sürdüm ve halen de sürmeye devam ediyorum - hem onlarla kendimi hastalıklardan koruyor, hem onlarla şifalanıyor, hem onlar sayesinde mutfağıma lezzet katıyor, hem de terasımı, balkonumu ve bahçemi doğanın mucizesi bu canlılarla yaşayan, yaşanır mekanlar haline getiriyorum.
Bugün sizlerle de kış sezonunun simgesi müthiş bir “tıbbi aromatik bitki” paylaşmak ve onu hemen bu haftasonunu mutfağınıza ve hayatınıza nasıl katabileceğinizi anlatmak istedim.
Evet, konumuz çam ağacı (Pinus spp.)
Eski tıbba göre kurutucu etkide olan çam ağacının hem iğnesinden, hem kozalaklarından, hem de reçinesinden faydalanıyoruz. İğnelerinden kaynatarak hazırladığımız çaylar ateş düşürmede yardımcımız ve boğaz ağrılarında (özellikle balgamlı öksürüklerde) doğal ecza dolabımızın vazgeçilmezlerinden… Çam ağacının reçinesi yara merhemi dendiğinde aklımıza ilk gelen doğal eczalardan. Taze çam kozalaklarından ise harika reçel oluyor :)
Reçel konusu çok zahmetli ama çam iğnelerinden kendinize güzel bir çay demlemeye ne dersiniz?
Hemen yol kenarlarından uzak bir çam ağacı kestirin gözünüze. Bir tutam taze çam iğnesi alın ondan (topladığınız iğneler ne kadar genç olursa o kadar iyi) ve yıkayın. 3 yemek kaşığını dolduracak kadar çam iğnesini ince ince doğrayın. 3-4 tane kakule alın ve bir tokmak yardımı ile parçalayın. 1 çay kaşığı da ezene. Hepsini bir çaydanlığa koyduktan sonra ve üzerlerine 6 bardak su ekleyin. Çok düşük ateşte 15-120 dakika kaynatın. Her bardak çaya bir çay kaşığı bal ve isteğe göre 1 çay kaşığı süt (veya bitkisel süt) ekleyerek içebilirsiniz. Afiyet ve şifa olsun!
Peki karantina nedeni ile kapanan yeme-içme mekanları nedeniyle, bu kış kahvenin yanında yemediğiniz kurabiyeler ve kırıntılarınızla beslenemeyecek minik kuşlara güzel bir yemek hazırlamaya ne dersiniz? Çam kozalaklarının kullanarak hem balkon, bahçe ve teraslarınızı süsleyecek, hem de minik kuşların İstanbul gibi bir şehirde ancak rüyalarında gördükleri asma-yemliklerden yapabileceğinizi biliyor muydunuz?
Tek ihtiyacınız olan bir çam kozası, bir parça sağlam ip, 1/2 bardak mısır irmiği, 1/2 bardak hindistan cevizi yağı ve 1 bardak kuş yemi…. Çam kozalağınızın gözdesinin geniş kısmından ipinizi bağlayın. Bu ipi asma-yeminizi istediğiniz bir dal, korkuluk veya demire tutturmak için kullanacaksınız. Mısır irmiği ve hindistan cevizi yağını iyice karıştırın ve çam kozalağınızı bu karışıma, iyice bulayın. Bu işlemin ardından, kozalağınızı bu sefer kuş yemine iyice bulayın. Kuş yemleri irmik ve hindistan cevizi karışımına tutunacak. Ve ardından hazırladığınız asma-yeminizi, minik kuşların rahatça görüp ziyaret edebileceği bir dal veya korkuluğa asın. Hepsi bu.
Aromaterapi, parfüm, tıbbi aromatik bitkiler, atlar ve çiftlik hayatına ilgi duyuyorsanız, @ranababaccelebi instagram hesabımı takip edebilir veya ranababaccelebi.com sayfasından yazılarıma ulaşabilirsiniz. Tıbbi aromatik bitkiler konusunda referanslı bilgiyi erişilebilir kılmak için hazırladığım Türkiye’nin ilk online tıbbi ve aromatik bitkiler kütüphanesi CerciYusuf.org’dan, merak ettiğiniz bitkiler ve kullanımlarına üzerine bilgi edinebilir, aromaterapi konusunda merak ettiğiniz her şey için bana aromaterapi.coadresinden her zaman yazabilirsiniz.
Arom.Rvt. Rana Babaç Çelebi (Phd.C)